Durum değerlendirmesi ...

Hııııı… Derin bir nefes alıp başlayalım bakalım anlatacak çok şey var. Ne kadarını anlatabileceğimiz bile meçhulken ne için uğraştığıma anlam veremiyorum bazen..

Bir süredir yazı yazamıyordum. Teknik aksaklık falan değil bildiğin internetsizlikten dolayı yaşamış bulunmaktayım bu durumu. Yazında sürekli dediğim gibi yıl olmuş 2014 hala internetsiz evler var..

  Yokluğumda 19 binleri devirmişiz arada düşünüyorum bu istatistikler gerçeği yansıtıyor mu? Diye ama sonra koskoca Google (bilgisayar bile baş harfini büyük yazıyor) diyorum yanlış yapacak hali yok ya gariban sevinsin diye düşünecek halide yok ozaman doğrudur diyor ve geçiyorum. Yazın bir kritiğini yapalım..

İnsansız hava aracım (Hala bir isim bulamadım) bitmedi. İşler istenilen gibi gitmiyor işte her zaman kartı yaktık, o kadar uğraşmamıza rağmen burs bağlayacak bir kurum bulamadık. “hayırlısı” deyip geçtik. Bunları çıkarınca tatilin gerisi hüsran zaten. Boşa geçmiş 90 koskoca gün.. Buna da “hayırlısı” dedikten sonra Güz dönemine başladık. Baya bir derste aldık..

 -Kafamda o kadar konu var ki onu söyleyeyim bunu söyleyeyim hiç birşey söylemeden yazımı bitirecem galiba-

  Kapı ağzı konuşması olarak da projenin tamamlandığını söyleyebilirim. İlk fırsatta pil alıp uçurduğum zaman olay tamamlanıyor.. He birde sürpriz tadında bir projeden daha haber vermek istiyorum. Yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır deyip bir işe daha atlıyorum. Bu işte yalnız değilim beni bunun içine çeken sayın hacı abiyede teşekkür etmiyor değilim… Bu akşam kesinleşiyor. Bir sonraki yazımda onlardan bahsetmeye çalışırım..

  He bak asıl meseleyi unutuyordum. Aynen Çanakkale üniversitesi MYO arkadaşlar projemin çok benzerini yapmışlar ( Çalmışlar demek istemedim). Sanırsam 30 kişilik bir grupla bunu gerçekleştirmişler. Buna da bir “hayırlısı” olsun dedikten sonra sizleri projemin son haliyle baş başa bırakıyorum.. Bahsettiğim işten başarı olursak sayın hacı abiyle beraber projede çok güzel eklentiler olacak…

Selametle… 

"Sen ne yapıyorsun?" culara gelsin ..

  Evet, bir projeye başladım. Adım adım ilerlemekte. Bazen bu adımlar çok küçük olsa da yine de ilerlemekte.. Bu süre zarfında facebook'taki durum güncellemelerimden olsa gerek normal okul yaşantımda da ne yapıyorsun sen şimdi? O resimdekiler ne? Gibi sorularla karşılaşıyorum. Bu sorular gerçekten de beni mutlu ediyor. Bunun yanında durum güncellemelere beğeni ilk gönderidekine nazaran gayet güzel bir artış var. Bu da bu proje üzerindeki kararlılığımdan olsa gerek.  Neyse lafı fazla uzatmayalım çok belli ettirememekte olmakla beraber final haftasındayım. Genel sorulara cevap vermeye çalışalım.

  Şimdi öncelikle direk projeyi anlatırsam bütün sorunlar cevaplanmış olur özel sorularda sorulduğu zaman cevap veririz. İlk cevap “ Sen ne yapıyorsun ?” culara gelsin.

Proje iki etaplı bir çalışma. İlk etabında quadcopter topluyorum. Kısaca quadcopter anlatmak gerekirse genellikle reklamcılık, sinema ve fotoğrafçılık alanında kullanılmakta. 4 pervaneli üzerinde çekim ekipmanı bulunduran bir hava aracı J …

İkinci etap ise buna bir silah mekanizması eklenecek. Tabi silah denince akla ilk gelen türde değilde daha çok hobi alanında kullanılacak bir silah.. Boya topu atabilen bir mekanizma şuan için nasıl yapabiliriz kısmı düşünce aşamasında.. İkinci aşama çalışmaları daha başlamadı..

  “Peki, şuan proje ne durumda ?” cılara gelecek olursak. Proje biraz maliyetli olduğu için kendi harçlığımın yaklaşık üçte birini bu iş için ayırabiliyorum. Her ayın 7’sinde (klasik öğrencilik) eksik olan bir parçanın siparişini veriyorum. Hal böyle olunca biraz zamana yayılıyor proje.

Elimde şuan kullanılacak sensörler ( Gyro, Barometre, Kumpas ve hız ölçer ) ve GPS modülü bulunmakta. Şuan uğraşmakta olduğumuz kısım yazılım ile sensörleri birleştireme işlemi. Dediğim gibi sınav haftası olduğundan pek bu iş için vakit ayıramıyorum. İnşallah yaza ilk etabı hazır…

Projeye ilk başladığımda bu kadar ilgi göreceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Bu konu beni baya mutlu ediyor.

  Son olarak kullandığımız parçaları buradan inceleyebilirsiniz…. Takipte kalın.. 

Arduino Mega

GPS Modülü

Quadcopter Kasası ( Karbon fiber)

Haydi BİSMİLLAH ...

Öncelikle şunu söylemeliyim ki SOMA'da yaşanan bu durum karşısında çok da sevinemedim. İster istemez düşünüyorsunuz. Göçük altında kalanları, çıkartılamayanları... İçeride kim bilir orada olduğu bilinmeyen kaç kişi var.. Soma'da meydana gelen elim kazada hayatını kaybeden şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Tüm Türkiye gibi vatandaşlarımızın acısını yüreğimde derinden hissediyorum. Temennim gelen acı haberlerin yerini müjdeli haberlere bırakması...

  Hayat bizler için devam ediyor. Her birimizin işi, okulu, düşünceleri ve hayalleri var. Gel gelelim Bu fotoğraftakiler ne!! Bu aletlerle alakalı olanlar ve görmüş olanlar ne olduğunu, ne yapıldığını bilirler. İlk önce benim bununla nasıl tanıştığımı anlatmak istiyorum. Geçmiş günün birinden bizim sayın at kafamız çay içtiğimiz ortamda değişik bir tabirde bulunuyor. "ARDUİNO"..
  "Ağabey diyor arduino alıcam." İlk tepkim yine hangi boş işlerle uğraşıyorsun sen dememle ekranı görmem bir oluyor. Neymiş bu falan derken baya merak ediyorum. Anlatıyor işte nedir ne değildir(Arduino hakkında nedir ne değildir artıları eksileri nelerdir.). Millet neler yapmış falan video gösteriyor ama ben bi anda orada değilim sanki. Yıllardır aradığım, beklediğim o varlık işte bu... merakım baya artıyor. Neyse o sıralar tabi birde vizelerle uğraşıyoruz. Son sınavlar falan benim aklıma bir sürü şey geliyor şöylemi yapsak bendemi alsam. Artık rüyamda bile gördüm desem yeri var. Düşünüyorum hele bir gideyim sınavlardan sonra memlekete de gelince daha ayrıntılı bakarım tabi yurdun interneti el verdiği ölçüde ....
  Gelince bakarım dedim ama hala aklımdan çıkmıyor. Sonra dedim memleketten dönünce vericem siparişi ... Siparişi verelim ama ne yapıcaz öyle gelsin birşeyler yaparız demekle olmaz ( Buradan sana sesleniyorum sayın at ağızlı :) ). Aklımda var birşeyler tabii...

  Gel gelelim yapacağım şeyi neden yapmak istediğime .. Sene tam olarak bilmiyorum ama lise bir veya iki o  sıralar ablam gelmiş tatile işte film falan izliyoruz. Hint filmi pek hint filmi sevmem tanıyanlar bilir ama oturduk izliyoruz. Filmin adı 3 İDİOTS ( İzlemeyenler için kesinlikle izlemeniz gereken bir filim.) Neyse burada elamanın birinin tez ödevi bu oradan beri aklımda ..  İşte film sonunda Google amcaya sor tabi işte 4 pervaneli helikopter, 3 idiots uçan şey nedir... Öğrendim ki ismiii   " QUADCOPTER"  ...
  Böylelikle ne yapacağımıda söylemiş bulunmaktayım. Sonraları tabi kimle nasıl nerede yapacaksın ki bunu, alalım desen bin liralar havada uçuyor. Öylece beynimin bir taraflarında kaldı..
  Lise bitti üniversiteye başladık. Sanki bilgisayar beni uyarırcasına bir video getirdi karşıma! Bak sen bunu yapabilirsin. Mühendis olacaksın neden olmasın. Hele bir başla! Tekrar aklıma geldi ama hala bir adım attığımız yok. Bir kaç gün daha bakıyorum böyle projelere falan bir tane gördüm pat attım linkini Hacı abiye .. Dedim böyle birşey yapsak kaça mal ederiz. Tabi ozaman arduinodan falan haberimiz yok. Dedi çok para tutar. Öyle deyince bi kalıyorsun zaten bak fiyatlara bin liralar havalarda uçuyor, yapacaksın uçar uçmaz belli değil. Yine öyle kaldı en son arduinoyu da görünce dayanamadım yapıyorum dedim... ( Şunuda söylemeden edemicen arduinoyu al tak bu iş bitti gibi değil yazıdan o çıkıyor biraz ama )

Neden quadcopter yapmak istediğimizi artık biliyorsunuz. Bakalım bununla uğraşırken başımıza neler gelecek. Bunları bende bilmiyorum beklicez ve hep beraber görücez...

Yıldız Savaşlarına Katılacaklara Bir Kaç Öneri

   Yıldız savaşları hakkında bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

  Öncelikle şunu söylemeliyim ki bunu ilk duyduğum zaman, işte bu dedim. Beklenen kategoriydi bu. Birden içimde kelebekler uçuşmaya başladı. Dedim ne zaman başlıyor. Yapalım kendi robotumuzu. Nedir ki katılmak olsun maksat…

  Bunları düşündüğüm zaman artık çok geç diyebilirdik. Başlamasına iki hafta kalmıştı. Yarışmacı olarak katılamayacağım gayet açıktı. Yarışmacı olarak katılamıyorsak izleyici olarak katılmayı denedim destekleyici bulamadım. Sonra bu konu üzerine biraz düşündükten sonra bir takımlar fikirler oluştu. Bu fikirleri paylaşmayı düşündüm. Bunun içinde geç kalmış olabilirim ama belki daha sonra katılacak olanların aklında fikir oluşturabilir.

 Bence en mantıklı yapılacak olan tasarım; silindir şeklinde (bu tasarımı en kısa zamanda paylaşacağım üzerinde çalışıyorum) silindirin çevresinde dönecek olan iki tane çember atak kısmımızı oluşturuyor. Bu çemberler biri saat yönüne dönerken diğeri saat yönünün tersine dönüyor ve üzerindeki kesici kısımla atağımızı yapıyoruz. Burada şuna dikkat etmeliyiz. Eğer çok hafif bir malzemeden yaparsak temas anında herhangi bir noktaya fırlayabiliriz. Fırlamamak için çok fazla ağırlık kullanırsak buda bizim enerjimizin büyük bir kısmının sadece gövdeyi kaldırmaya gidecek demektir. Dengeyi iyi kurmalıyız.

Yıldız savaşları yurt dışında sürekli yapılan bir yarışma olduğu için yabancı sitelerde video bulmak pek de zor olmuyor. Bu videolarda şunu gördüm en büyük saldırı şekli rakibin altına gir kaldır ve ters çevir mantığıyla saldırıyor. Bu göründüğü kadarıyla mantıklı bir saldırı şekli. Göründüğü kadarıyla diyorum videolarda başarılı oluyorlar.

Buna savunma olarak da oyuncakçılarda görürsünüz. Kendi etrafında dönebilen, takla atabilen araçlar. Bu araçlardaki sitemi robotumuza entegre edebilirsek bu saldırı şekline savunma oluruz.

Bahsettiğim bu sistemler, kullanılan malzemenin cinsine göre büyük enerjiler gerektirebilirler.

  Bir diğer saldırı şekli ise bunda çok büyük görsellik bulunmakta. Ateş saldırısı; içlerinde en az zarar alınabilecek saldırı şeklidir. Benim düşündüğüm ve gördüğüm kadarıyla çok bir etkisi yok gövde üzerinde.. Tabi burada gövdenizi metal seçtiğinizi ve devrelerinizin, kablolarınızın kapalı olduğunu var sayıyorum. Genelde bu saldırı şeklinde en çok zarar alan yerler silikon veya plastik tekerler.

Bu saldırı şeklini şu şekilde iyileştirebiliriz. Önceden robotun üzerine alkol, benzin gibi bir malzeme püskürtülüp sonradan ateş verilirse etkisini çoğaltabilir.

Peki, ateşe savunma olarak ne yapılabilir?

   

  Dediğim gibi ateş plastik tekerlere etki ettiğinden tekerlerimizi metal ve alaşımlarından yapmayı düşünebiliriz. Ama yöntem bizim kullandığımız hareket enerjisini daha da çoğaltacağı için tekerleri yine plastik ve benzeri malzemeden yapıp, tekerlerin üzerine bir muhafaza yaparak korunabiliriz.

   Etkili olabilecek saldırı şekli dikey kesici veya bir tokmak kullanabiliriz. Ama ilk başta anlattığım ve tasarımının en kısa zamanda paylaşacağım silindir robot en iyisi olabilir.

Birde şunu söylemek istiyorum son olarak. Ağırlık merkezimiz rakibin uygulayacağı kuvvetten uzak tutabilirsek dengemizi o kadar iyi koruyabiliriz. Buda bize enerjiden tasarruf sağlayacak ve daha uzun süre piste kalmamıza imkân verecektir.  

Beklemek mi? Gitmek mi? Getirmek mi?

  Sizce hangisi? Evet, başlıktan bahsediyorum siz hangisini seçerdiniz...
Artık ne eski sıklıkla nede eskisi gibi yazabiliyorum. Artık sadece düşünceyle kalmamı bazı şeyler. Bi faaliyet görmeliyim hayatımda ama eskisi gibi arkamda borç bırakarak değil. Bu konuda gerçekten arkamda olan ve yardımını hiç kesmeyecek olan abilerim var bunu biliyorum. O zaman ne duruyorum ki artık beni durduran ne derslerim mi? Hiç sanmıyorum bir şekilde derslermi geçiyorum. Artık kolları sıvamalı ve başlamalıyım....

  Aynen böyle düşündüm geçen gece.. Bu düşüncelere düşmemin sebeplerinden biride girişimcilik dersidir. Hep angarya gözüyle bakmışımdır ve benim için geçilmesi en zor derslerden biri olmuştur. Güz döneminde şöyle böyle girişimcilik I dersini geçtikten sonra bahar döneminde bu ders Girişimcilik II olarak devam etti.. Bu dönem hoca bizden KOSGEB’e bir proje hazırlamamızı istedi.. Tabi hemen aklıma gelen ve muhtemelen sizde tahmin etmişsinizdir 3dprinter  :) ... Her ne kadar bunu istesemde asıl hayalim olan büro geldi aklıma... Neden hala bi çalışma içinde değilsin dedim kendi kendime ve hemen sarıldım telefona...

  Başım ne zaman sıkışsa ne zaman bi fikir gelse aklıma bu abilerimle görüşürüm. Gerçi birisi askerde telsiz başında zamanında onunda başını az ağrıtmadık.. Neyse bu işlerle uğraşan abimle genel bir konuşma yaptık. ( İsimini vermemi istemez belki o yüzden ismini vermicem) Konuşma bitiminde geçtim bilgisayarın başına.. İlk defa yabancı bir diziden öğrendiğim yada daha doğrusu gördüğüm bir arama şekli işime yaradı ve bu sayede bi ajansın hazırlamış olduğu Karabük ve Safranbolu’daki mühendislik firmalarının bilgilerine ulaştı. Yaklaşık olarak 50 farklı kişi ve kuruluşlar vardı. Yaklaşık olarak bunların 15 i şahıs olduğu için ve benim ilk etapta iletişime geçmem sıkıntı olduğu için bunları eledik. Geriye kalanların 10 u mimarlık ofisi eh burada tam istediğim yer değil ama bi iki kişiyle görüşmek istedik bakalım cevap gelecek mi bilmiyorum. Geriye kalan 28 firmada doğalgazcı burada değil. Geriye kaldı 2 yer. Biri teta mühendislik diğeri dayecom mühendislik. Teta mühendislik eğer hafta sonu açıksa bi gidim görüşim dedim. Bakalım ne olacak ne diyecekler. Baktım oda olmadı salı günü KOSGEB’in kapısına dayanacam. Artık abi ne gaz verdiysen bana diyorum kendi kendime iyi gaza geldim.

  Girişimcilik II dedik devamını getirmedik. İşte projemizde KOSGEB’e bir iş fikriyle başvurucam. Aynı zamanda ben bunun yanında gerçekten başvuracağım projemide hazırlamaya başlıcam bakalım. Galiba hayalim için ilk adımı teta mühendislikle konuşmakla atıcam. Hayırlısı olsun bakalım...

Galiba, Sanırsam, Büyük İhtimalle Oldu Bu İş !!

  Başlık biraz sıkıntılı, hem ihtimal belirttim hem kesinlik. Galiba bi anlatım bozukluluğu oldu orada. Ama yaptığım işi bu iyi bir şekilde anlatıyor. Daha önceki " Benimle Olmaya Ne Dersiniz?" adlı yazımda bahsettiğim bir iş vardı. Bunun ilk toplantısı geçenlerde yaptık. Bir kaç firemiz vardı ama beklenen gibiydi. İnşallah bi iş çıkacak.
  Amacımız öğrenmek,tecrübe kazanmak vs. İlk işimiz olarak 3d printer yapmaya karar verdik. Evet evet burada yazıcı :) .. Bu makina elinde sonunda benim olacak yani kaçarı yok.
İlk akşamın, ilk toplantının günahı olmaz dedik. Şuan düşünüyorumda gerçekten çok acemice yapılmış gibi geldi. Eee sonuçta bende bi prof. değilim ama ilerki toplantımızda daha iyi olacak bu durum dahada iyileşecek.
   Neyse ilk toplantımızda kısa bi tanışma faslı yaptıktan sonra neler ve nasıl yapılacağına hakkında kısa bir görüştük peşine hangi projeye başladığımızı açıkladıktan sonrada görev dağılımı yaptık ve bitirdik yaklaşık 75dk iyi kötü bişiler yaptık bakalım sıradakinde neler olacak...
  Kısaca, tanıştık görev dağılımı yaptık ve dağıldık ...

3D Yazıcı mı?

Beni tanıyanlar bunu bilir. Bu alaet üzerine çok istekliyim, meraklıyım ama şu sıralar baya bi soğukluk girdi aramıza. Daha düne kadar Türkiye'de bu yönde çok büyük bir çalışma yoktu, ama ne olduysa o dün ile bugün arasında olmuş ki neler olmuş. Artık eğitimi yapılmaya başlamış. Hatta eğitimin ikincisi yapılmış.Gerçekten tebrik ederim buraya yatırım yapanlar gerçekten kazanacaklar. Yapanlar tabi! Evet benden yine bi tın yok. Eğitim gerçekten tam istediğim gibi bişey. Ya eğitim demişken bence devlet bu eğitimler içinde yardımcı olması lazım ya. Tam öyle zamanda oluyor ki ayın 7 gelmezken admalar eğitim yapıyorlar. Neyse artık alıştık bu durumlara ...

  Dün ve bugün arasındaki zamandan bahsetmişken artık adamlar ağ kurmuşlar. Yani hobi olarak aldığınız makinanızla para kazanmak için. Yaklaşık 40'a yakında Türkiye'den katılım varmış. Bu ağ üzerinde adamların, sürekli adamlar diyorum buradaki adamlar genel bilimadamları gibi. Neyse kişilerin bilgileri bulunmakta. Siz onlarla iletişime geçerek istediğiniz tasarımı yaptırabilirsiniz. Gerçekten ben bir kaçından fiyat aldım, öyle bir fiyat veriyorlar ki sanki makinaya fiyat istedim diyosunuz.
  Bir örnek vereyim. Usta yodayı çoğunluk bilir.Yazın bu konuları konuştuğum ve sevdiğim kişi hediye etmek istedim 4cm yüksekliğinde (tabi dolgunluk yükseklik hacim vs. bunlar fiyatı etkileyen unsurlar) amacım anahtarlık olarak kullanmak ve gelişmelerini takip ettiğim makinanın bir ürününü görmek. Neyse fiyat istediğim bir eposta yolladım. Gerçekten cevabı merak ediyorum. Bir an önce elime geçsin istiyorum. Bir an önce olsun isteği...
  2 gün içinde bana bi fiyat yollamışlar. Fiyatı söylemeden önce biraz daha açayım konuyu. Eskiden cips paketlerinin içinden kukla çıkardı "şirinler" karakterlerini içeren. Parmağa takılıp oynatılırdı. Ona çok çok yakın bir şeydi istediğim. Üretim dk olarak max. 5 dk sürebilecek bir parça hadi diyelim donması felan 10 dk. Ben bir heyecanla siparişi vereyim hemen diye düşünürken fiyatı gördüm 45 tl. Hazır şablondan yapılma bir kukla 45 tl. Ben bian yok canım dalga geçiyorlar heralde benle diye düşünüyordum ama gerçekten 45 tlmiş. Ben bunu başka bi yerden istedim hep bu civarda istediler.

  Şöyle bi düşünecek olursak. Cem YILMAZ'ın dediği gibi, bir türk olarak hemen bir maliyet hesabı yapsak üç aya maksimum 5 aya makinanın parası çıkıyor. Neyse zaten beni bu zamana kadar tutan bi hesabım olmadı ama yılmak yook....
  Gerçekten bu makina baya geniş yelpazeye sahip. Bir iki ay öncesi sürekli olarak takip ettiğim bir dergide NASA uzaya giden astronotlar için pizza yapması için çalışıyorlardı.
İmkanım olsaydıda bi şekilde de 3d yazıcı için uğraşsaydım. Uzaktan izlemek pekde hoş olmuyor.